Işın SOLAK, isin_solak1987@hotmail.com
Sağlık turizmi Türkiye’de gelişme gösteren bir sektör olarak ilerlemektedir. Gelişen teknoloji, kaliteli hizmet, ülkeler arası rekabet sağlık turizminin tanınırlığını arttırmaktadır. Türkiye jeopolitik konumumdan dolayı dört mevsimi yaşayabilen bölge konumundadır. Bu durum sağlık turizminin Türkiye’de yapılabilmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda termal turizmi de ön plana çıkarmaktadır. Sağlık turizmi kişilerin sağlık hizmeti almaları için bulundukları bölgeden başka bir bölgeye ikame etmeleri olarak tanımlanmaktadır. Kişi tatil amaçlı geldiği bölge de de sağlık turizmi hizmeti almak durumunda kalabilmektedir. Tüm bunlardan dolayı Türkiye’de sağlık turizminin hukuksal yapısı oluşmaktadır. Devlet sağlık turizmi hizmeti alan kişiler için, aynı zamanda hizmeti pazarlayan seyahat acentaları, tur operatörleri, konaklama, yeme-içme gibi hizmetleri sağlayan paydaşları için de hukuksal yapıyı düzenlemektedir. Tüm bunlar yasal mevzuatların oluşması için atılan adımlar olmaktadır. Sağlık turizmi hizmeti sunan kurumlar ve bu hizmeti alan kişiler için güven duygusu önemli olmaktadır. Yasal mevzuatlar doğrultusunda gelen hasta sayılarındaki artış, yapılan hizmetlerin maliyetleri gibi durumlar hukuksal yapıyı oluşturmaktadır.
Devlet sağlık turizmi için birçok destek ve teşvik sağlamaktadır. Teşvik kavramı devlet tarafından kurum ve kuruluşlara, sağlık hizmeti sunan kişilere sağlanan maddi destek olarak tanımlanmaktadır. Nakdi yardım dışında devletin bu hizmeti sağlayacak olan kişilere de manevi olarak pozitif yönden destek sağlaması da teşvik olarak nitelendirilmektedir. Bu teşviklerin en büyük amacı sağlık turizminin gelişmesini sağlamaktır. Aynı zamanda Türkiye açısından reklam ve tanıtımın yapılmasına destek vermek olmaktadır. Devlet destek ve teşvikleri daha çok özel sağlık kuruluşlarının tercih edilmesinden dolayı özel sektör kurum ve kuruluşlarına sağlamaktadır. Kamu kurum ve kuruluşlarındaki sistemin daha çok sabit olmasından kaynaklı olarak özel sektör daha çok desteklenmektedir. Özel hastaneler ile ilgili çıkarılan yönetmelik ile sağlık turizminin özel hastanelerle yapılan anlaşmaları daha çok ön plana çıkarmaktadır. 2012 yılında çıkarılan 6322 sayılı kanun ile Sağlıkta Dönüşüm Programı hazırlanmış, bu program ile sağlık turizmi kurum ve kuruluşlara destek sağlanacağı belirtilmiştir. Öncelikli olarak bu program ile kurum ve kuruluşlara gelirleri açısından destek sağlanmış, tanınırlığı arttırmak için toplantı, kongre, seminer gibi organizasyonların düzenlenmesi, hizmeti almak için gelen bireylerin yol, konaklama, yeme-içme gibi masraflarını karşılama, aracı kuruluşlara destek sağlamak gibi hizmetler sunmaktadır. Aynı zamanda bazı destek ve teşvikler; yurt dışı kira desteği, eğitim giderleri, marka ve tescil giderleri, etkinlik desteği, kira desteği, istihdam desteği, reklam, tanıtım ve organizasyon desteği, hasta yol desteği, acenta komisyon desteği, yurt içi eğitim, tanıtım desteği, ürün yerleştirme desteği ve sağlık sigortası desteği gibi teşvikler sunmaktadır.
Sağlık turizmi için yapılan çalışmalar her geçen gün artmakta, planlar yapılmakta, hedefler doğrultusunda adımlar atılmaktadır. Türkiye açısında gelişme gösteren bir sektör olarak varlığını göstermektedir. Sağlık turizmi diğer turizm çeşitleri arasında sürdürülebilir bir yapıya sahiptir. Bu durumdan dolayı kendini sürekli yenilemektedir. Devlet hem özel sektör hem de kamu sektörü ile birlikte hareket ederek Türkiye açısından olumlu ve olumsuz yönlerini tespit ederek sağlık turizminin ilerlemesine destek olmaktadır. Ekonomik olarak getirisi büyük olan sağlık turizmi için yeni istihdam alanları oluşturulmakta, kaliteli hizmet sunmak için yeni yatırımlar yapılmaktadır.